Perşembe, Nisan 22, 2010

Kim düştü kuyuya, Yusuf mu, Züleyha mı?

Züleyha Yusuf'a seslenir;

âh benim! âh benim!
ey adım adıyla yazılacak olan.
sularıma dökülen karanlık, yoklarımı örten aydınlık
tezatlarım benim, benim tekrirlerim
ama muhabbetinden asla rücu etmediğim
gün geçtikçe çoğalan benzetmelerim
sözcüklerim, lugatım, lisan hacmince vasıfladığım vâsifim.

Züleyha Yusuf'a bir mektup yazmaya başlayınca, gördü ki hitaptan öteye geçemedi. Anladı ki aşkın namesinde ser-nameden öte kelam yok. ve Zülayha'nın lugatında Yusuf'tan öte sözcük yok.

Yusuf, dedi, kelamım artık sende hükümsüz. ama kelamımın hükümsüz kaldığı bu yerde beni küçümseme. bil ki kelamdan da ötede sadece âh var, âh ki dünya onun üzerinde durur, gökkubbe onun hararetiyle döner

Yusuf, dedi Züleyha;

Seni sevdiysem, seni her görmemde ikinci kez görmedigimden. Her görmemde seni yenidenmiş gibi değil, yeniden gördüğümden. Odama her girişinde ilk kez girdiğinden. Kendi kendinde bile tekrarlanmadığından sen.

Sevdim seni, seni sevdiysem, bir eşik ten geçtiğimdendir. Bir kentin içine düştüğümden ve bir kenti içime düşürdüğümden. Ben ki tüm savaşlarımda hem kumandan hem neferdim. bu yüzden seni sevdim.

ve biliyor musun, seni sevdiysem, bütün ruhların yaratıldığı ve henüz ruhlara cesetlerin biçilmediği o mecliste, senin yanında yer almiş olduğumu hatıramda taşıyor olduğumdandır bu. Bunca kolay terkediyorsam varlığımı senin varlığına o şimşek parıltısı anın anısını gözbebeklerimde saklıyor oluşumdandır.

Bu kadar tanıdık buluyorsam kalbimi kalbine, o ezeli uğultuyu hala kulaklarımda taşıdığımdandır.

aşk zorlu bir sinav, ben bu sınavı baştan ve gönüllü mu kaybettim? Hayır işte! yitirmiş gözüksem de kazancımsın sen benim. ve ser gibi görünsem de göreceksin, yitirdiğin ne varsa benim sana açtığım kuyuda

sana gel kaderim ol demem. o kadar ki, güldeki sevda, çöldeki ateş kadar kadersin bana.

ve değilmi ki ben tecelli etmesem eksik kalır sana dair kader. senin kaderin benim tecellim, kaderinde zindan varsa Yusufluğum su götürmez benim

...

Herkes, Yusuf'un yırtılmış gömleğine bakıyor.
Kimse, Züleyha'nın paramparça olmuş kalbine bakmıyor

Yusuf mu olmak gerekirdi yoksa Züleyha mı?

Kim düştü kuyuya, Yusuf mu, Züleyha mı?

Hiç yorum yok: